24'üncü kez sinemaseverlerle buluşmaya hazırlanan İzmir Kısa Film Festivali’ni, festival direktörü Yusuf Saygı ile konuştuk.

İzmir'in en uzun soluklu sinema organizasyonu, Türkiye’nin tek Oscar Qualification sertifikasına sahip festivali İzmir Kısa Film Festivali, bu yıl 24'üncü kez kapılarını açacak.

118 ülkeden 3 bin 999 filmin başvuruda bulunduğu festivalde 5 farklı kategoride seçkiye giren 38 kısa film, Altın Kedi ödülü için yarışacak. 14-19 Kasım tarihleri arasında yüzlerce film ücretsiz olarak sinemaseverler ile buluşacak.

Bu yıl medya sponsorları arasında yer aldığımız ve program kataloğunu sitemizde de bulabileceğiniz 24. İzmir Kısa Film Festivali'ni, festival direktörü Yusuf Saygı ile konuştuk.

Festivalin ve İzmir’in sektördeki yerini nerede görüyor, bu yıl başvuru süreci nasıl geçti, Film Lab’de bizleri neler bekliyor ve gelecek planlarında ne gibi yenilikler var?

  • İzmir Kısa Film Festivali’nin çeyrek asrı devirmesine bir yıl kaldı. Bu sene başvuru süreci nasıl geçti? Festivale katılımın nitelik ve niceliği sizce nasıl? Film seçkilerine karar verirken zorlandınız mı?

Her yıl özellikle yurtdışı tanınırlığımız arttıkça çok büyük ilgi ile karşılaşıyoruz. Film başvurularında 100’den fazla ülke ve film adedi olarak bakarsak 4 bin kadar film başvuruda bulunuyor. Filmlerin niteliklerinin yüksek olması da seçim konusunu zorlaştıran unsurlar. Çok daha fazla filmin izleyici ile buluşabilmesi için çalışıyoruz. Seçilmeyen film, gösterimde olmayan film, açıkçası gösterimde belli bir sayıda filmi ve seçki içerisinde tür ve içeriği anlattığı hikayesi bakımından seçimler yapıldığı için gösterimde yer almıyor. Bir de küçük bir şart olarak İzmir’de ilk gösterim olmasını istiyoruz filmlerin. Seçki çok başvuru olduğu için zor düzenleniyor ayrıca başvurular dışında yurtdışı festivallerden ortak çalışmalarımız ile farklı film programlarını da dahil ediyoruz o yüzden işimiz daha da zor oluyor film seçkisini oluştururken.

PROJELERİNİN İLK DEFA GÜN YÜZÜNE ÇIKTIĞI BİRÇOK KISA FİLM BU YIL FESTİVALİMİZDE!

  • Artık İzmir Kısa Film Festivali sadece kısa film meraklıları tarafından değil, İzmirli geniş bir kitle tarafından 70’li yıllardaki Fuar misali beklenir oldu. Festivalin 23 yıldır istikrarlı bir şekilde devam etmesinin yanı sıra İzmir Film Lab’in de bu ilginin büyümesine katkı sağladığını düşünüyor musunuz? 

İzmir Kısa Film Festivali alanında aldığı sertifikasyonlar ve gerçekleştirdiği ortaklıklar ile iyi bir yere konumlandı. Özellikle gösterim konusunda festivalin bana göre en önemli işlevi olan film ve izleyiciyi bir araya getirme organizasyonunu yıllardır yerine getirmekte, söyleşiler gerçekleştirmekte. Bu bence bir festivalin en önemli işlevi. Biz yıllardır bu konuyu en iyi ve kaliteli biçimde gerçekleştirmeye özellikle perdeye yansıyan görüntü ve sesin en iyi biçimde olmasına özen gösterdik. Sonrasında ise diğer ayak olan filmlerin proje aşamasında desteklenerek yola çıkmasını sağlamak için İzmir Film Lab bölümünü oluşturduk ve eğitimler ile festivalin profesyonel takipçilerine de tatminkâr bir içerik oluşturduk. İleride Film Market bölümü ile de bu döngüyü tamamlamak ve filmlerin yurtdışına pazarlanmasına katkı sağlamak istiyoruz. Şu an bile yurtiçi ve yurtdışından film seçmeye gelen birçok film ajansı festivalimizde yer alıyor. Geldiğimiz noktada projelerinin ilk defa gün yüzüne çıktığı birçok kısa film bu yıl festivalimizin farklı bölümlerinde yer alıyor. Bu da gerçekten gurur verici.

Ekran görüntüsü 2023-11-09 012159

SON TEKNOLOJİ KAMERALAR İZMİR’DE KISA FİLMCİLER İLE BULUŞACAK

  • Bu sene Film Lab’de neler olacak?

Film Lab özellikle sürdürülebilirlik kavramına çok önem veren bir organizasyon. Genç sinema kuşağına çevre duyarlılığı olan filmlerin nasıl üretilebileceği konusunda çeşitli eğitimler ve söyleşiler ilk zamandan beri yapmaktayız. Bu konuya gelecek sinema endüstrisinin yeşil film üretimi konusunda duyarlı olarak yetişmesi açısından çok önem veriyoruz. İçerikte ayrıca bu yıl dijital sinema kameralarının önemli markası RED ile yaptığımız bir ortak çalışma olacak ve son teknoloji kameralar İzmir’de kısa filmciler ile buluşacaklar. Sektör içerisinde dayanışmalar ile kurulan sivil inisiyatifler de Film Lab içerisinde yer vermeye gayret gösteriyoruz. Ayrıca jüri üyelerimiz ile yaptığımız söyleşilerin de genç sinemacılara ilham kaynağı olduğunu düşünüyoruz. Program ayrıntısı www.linktr.ee/izmirkisafilmfestivali adresinde.

  • Geçtiğimiz yıllarda İzmir Kısa Film Festivali’ne katılıp daha sonra sektörde hızla tanınmaya başlayan ve yükselen genç yönetmenler, oyuncular oldu… İzmir Kısa Film Festivali'ni genç sinemacıların yolculuğunda nerede görüyorsunuz?

İzmir Kısa Film Festivali birçok sinemacı arkadaşımın ilk ödülünü aldığı, ilerisi için iş birlikleri yaparak yeni projeler geliştirdiği ve özgürce filmlerine yer bulduğu büyük bir platform aslında. En önemli örneklerden birisi bu yıl festivalimizin kurmaca jüri başkanı Erdem Tepegöz. Kendisi yıllarca festivalimize katılan yönetmen arkadaşımız. Şu an Türkiye’nin sayılı yönetmenlerinden. Festivalin ilk yıllarında ödül alan arkadaşlarımızın ortak söylemleri de şu şekilde: “İzmir Kısa Film Festivali ilk olarak uluslararası ödül aldığımız organizasyon ve sonrasında kariyer başarılarımız çok arttı. Bizim için çok önemli.” Bu söyleme örnek olabilecek birçok ismi size sayabilirim.

317078896_576837557776534_3665828221840082244_n

BÖYLE BİR BAŞARI ELDE ETMEK ÇOK BÜYÜK BİR MOTİVASYON BİZİM İÇİN

  • Geçen sene Oscar Academy onayını almıştınız. Festivalin yurtdışındaki prestiji ve tanınırlığı ne durumda? Gelişimden memnun musunuz?

Oscar Qualification gerçekten çok büyük bir marka. Bunu şu zamana kadar taşımaya hakkımız olmasından çok mutluyuz. Umarım bu şekilde devam eder. Ayrıca ileride kurmaca ve animasyon dallarından birisinde bir ödül alınması bizi çok daha mutlu edecektir. Son olarak Oscar kısa listeye kadar giren bir Türkiye’den bir kısa film oldu. O zamanki elemeleri çok heyecanlı bir şekilde takip ettik. Neredeyse 15 kısa filmi de festivalimizde izleme şansımız olduğu için umudumuz da yüksekti. Ama Suçlular filmi ilk 5’e girip Akademi Ödüllerine gidemedi. Bu sertifikasyonun 3. yılında böyle bir başarı elde etmek gerçekten çok büyük bir motivasyon bizim için. Ayrıca bir tecrübe. Filmlerin dağıtım ve promosyon süreçleri hakkında da çok fazla bilgi veriyor. Umarım ilerleyen yıllarda ilk 5’te de filmlerimiz olur.

İZMİR’İN SEKTÖRE SAĞLAYABİLECEKLERİ VE İSTEYEBİLECEKLERİ KONUSUNDA KENDİSİNİ GELİŞTİRMESİ GEREKİR

  • Son zamanlarda birçok yapım birkaç bölümlük de olsa mekan listesine İzmir’i de ekliyor. Türkiye film sektöründe İzmir’i nasıl bir yerde görüyorsunuz? İstanbul’un sektördeki tekeline bir alternatif olabilir mi yıllar içinde?

Şu an sektörün tabii ki kalbi İstanbul. Sinema konusunda belki değil ama daha çok dizi ve reklam sektörü her şeyin orada olmasından dolayı özellikle ticaretinin orada bulunmasından dolayı orada. Sinema ise kullandığı mekanlar bakımından daha çok yeni yerler istiyor ve birçok alanı projesine dahil ediyor. O yüzden İzmir’in şansı biraz daha artıyor. Son dönem tanıtım konusunda da İzmir’de gerçekleştirdiğimiz organizasyonlar ile yılda 2-3 filmin çekildiği İzmir’de bu rakam iki katına çıkmış durumda. Daha büyüyebilmesi için İzmir’in sektöre sağlayabilecekleri ve isteyebilecekleri konusunda biraz daha kendisini geliştirmesi gerekir diye düşünüyorum. Sadece İzmir’de değil bildiğim kadarı ile birçok ilde iletişimde olduğum sivil toplum kuruluşları çeşitli organizasyonlar ile film çekim süreçlerini kendi kentlerinde bir sistematiğe sokmaya ve bu işleri arttırmaya çalışıyor. Bu yolla film setleri İstanbul dışında daha çok yer alabilir, yeni mekanlarda farklı hikayeler üretilebilir.