İzmir Gazeteciler Cemiyeti (İGC), şiddete karşı farkındalık oluşturmak adına Hollanda Kraliyeti finansal desteği ile hayata geçirdiği ‘Nar - Kadın ve LGBTİ+ Odaklı Şiddete Karşı İletişim’ projesinin belgesellerini proje kapanış toplantısında gösterime sundu. Yönetmenlerin de katıldığı toplantıda 6 belgesel büyük beğeni topladı.
İGC Havagazı Merkezi Konferans Salonu’nda düzenlenen kapanış toplantısına, projeye destek veren Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç, Köy-Koop. İzmir Birlik Başkanı Neptün Soyer, İzmir Kent Konseyi Başkanı Nilay Kökkılınç, İzmir Kadın Kuruluşları Birliği Başkanı Gülsen Çetiner Özkan, Girişimci İş Kadınları Derneği Federasyonu Başkanı Huriye Serter, İzmir Baro Başkanı Sefa Yılmaz, İzmir Gazeteciler Cemiyeti Önceki Dönem Başkanı Misket Dikmen, İGC Yönetim Kurulu Üyeleri ve çok sayıda gazeteci katıldı. Etkinlikte Eylül 2021'de başlayan ve 15 ay boyunca uygulanan proje kapsamında gazetecilerin hazırladığı belgeseller gösterildi.
Proje kapsamında medyada şiddet dilini değiştirmek, toplumsal cinsiyet eşitliğini yaygınlaştırmak için gazetecilere eğitimler verildiğini söyleyen İGC Başkanı Dilek Gappi, eğitimler sonunda gazetecilerin bir çok eser ürettiğini, bunların içerisinde 72 haber, 6 belgesel, 5 kamu spotu, 3 radyo jingle'ı, 2 podcast ve afiş/broşürlerin olduğunu anlattı.
Toplantıda proje kurulu, yönetmenler ve eserlere danışmanlık yapan Celal Bayar Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo -Tv Bölüm Başkanı Pof. Dr. Meral Özçınar da yer aldı. Belgeseller tüm katılımcılar tarafından beğeniyle izlendi. Hatice Bülbül- Zeliha, Cem Özer- Ank, Özgür Diyar- Pişman Değilim, Reyhan Şenay- Hayatta Kalan Mucize, Sezgin Üzen- Müjde, Semra İğtaç -Farah belgeselleri https://nar-siddetekarsimedya.org/ adresinden izlenebiliyor.
35 PUNTO'YA KONUŞTULAR: "BİZ BİR TOHUM EKTİK"
İzmir Gazeteciler Cemiyeti'nin proje koordinatörü Reyhan Şenay ve Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sevda Alankuş, Nar projesine dair 35 Punto'ya özel açıklamalarda bulundular.
İGC Proje Koordinatörü Reyhan Şenay:
"Biz bir tohum ektik. Şimdi o tohum yeşerecek, büyüyecek. Yerel yönetimler tarafından sahiplenilerek devam edecek. Hali hazırda geride bıraktığımız projemizi de İzmir Büyükşehir Belediyesi ortaklığı ile gerçekleştirdik. İzmir’de çok değerli kadın dayanışma merkezleri var ve aktifler. Lakin ne yazık ki genel olarak kadınlarımızın farkındalığı hiç yeterli seviyede değil. Bu proje ile farkındalığın artmasına bir nebze katkıda bulunduğumuzu düşünüyorum. Sadece kadınlardaki farkındalık artışından bahsetmiyorum. Proje kapsamında gittiğimiz mahallelerin esnafları, kanaat önderleri, imamları ve muhtarları ile bir masada buluşup, onlardan ekseriyetle destek gördük. Tabii ki tamamen şiddeti önlememiz mümkün değil ancak, sıkıntılı bölgelerde bir miktar toplumsal farkındalık, baskı mekanizması oluşturduk. Bunun tabii ki yaygınlaşması lazım. Bir kere ile olmaz."
Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sevda Alankuş:
"Bu tarz projelerde en zor şey sürdürülebilirlik. Bu da tabii kaynaklarla ilgili bir şey. Açıkçası biz bir temel attık lakin bunun sürdürülebilir olmama ihtimali bizim de endişemiz. Ama ben yıllardır böyle projeler yapan ve sürdürülebilirlik derdini çeken, bunu yaşayan birisi olarak şunu söyleyebilirim. Attığınız hiçbir ilmek boşa gitmiyor. Belki başka bir şekilde ama bir şekilde dönüyor hayata. Bu Nar projesinde ulaştığımız kadınlar anlamında beni en çok ilgilendiren, en çok heyecanlandıran şey; onların hayatına belki de bir ilmik atmış olmak. Bunu artık birbirleri ile dayanışarak, farkındalıklarını artırarak onlar çoğaltacaklar. Ama tabii ki bununla sınırlı kalmayı istemem. Bu yüzden İGC ile beraber farklı projeler üzerine de çalışıyoruz."
